Yeni bir gün
bitiminde daha eve yolumuz düşürken günün yorgunluğuyla beraber günümüzü yoklarız. Kısa bir özetten sonra
kendimizi, davranışlarımızı ve insanların davranışlarını sorgularız. Daha
iyi şeyler yapacaklarımız olur veya
hayalimizde bir taslağını oluştururuz. Umutlu olmak keyifli bir yorgunlukta
bile doyumsuz olur. Yollardan geçerken güneşin ışığı vurur gözümüze, içimiz
ışık doluyken yine ısınırız. Üstümüzdeki yorgunluk tüy kadar hafif olur keyif duyarız
bu yolculuktan.
Mutluluk bu olsa gerek;
umutlu iken çabalamak… Derin bir nefes alıp yaşanılası doğadan bitkin
geçmişimizi yenilemek için serinleriz. Gökyüzü, hava, rengarenk çiçekler,
kuşlar, böcekler.. Akşamın turuncu batımında garip hisler uyanır ve yazabilecek
çok şeyimizin olduğunu çağrıştırır. Ruhumuz bizden ayrı hissedip
göremediklerimiz görür, duyamadıklarımızı duyar, dokunamadıklarımıza dokunur
gibi dünyayı on tur dönmüş gibi oluruz sanki.