28 Şubat 2015 Cumartesi

Uyumsal Din


Uyumsal meseleleri görmezden gelerek uzunca yıllar  benimsetilen din anlayışı vardır. Gerçek bir var oluşun kaynağını sömüren  kendi çıkarları, hegemonyaları için değiştirilen sahte kimliklere maruz bırakılan kaynaklarından bağımsız  kendi yorumsal hurafelerin oluşturduğu imaj dinleri, mezhepler...Bu anlayış genlere işler ve sonuçta çoğu insanın bu geleneksel yaşamı ve hatta soluduğu hava olur. Sınırlarının çıkmazında insanın bu din anlayışından başka kurtuluşu yok gibidir. Arada bir vicdanın sesini duysa da oluşan sahte vicdanı gerçek sesini bastırır.
Din, uyumsal din, gerçek din nedir, imaj dini nedir?
Öyleyse gerçek din neydi ve eğer gerçek din varsa bize neyi anlatmalıdır? Bu gerçek dine uyan birileri var mıdır?

Tarih boyunca din algısı insanları etkisi  altına aldı. Vicdanı uygun insanların gaipten gelen sese iştirak etmesi onlara peygamberlik görevini verdi. İnsanların aklı yetersizlikleri ve arayış içinde olmalarına Yüce yaratıcı bigane  kalmayıp kendilerine gelen ışığın yolunu açtı. Sonuçta insanlara ulaştığında suya götüren yol(şeriat) oluştu. İnsanlar artık suya gitmenin yolunu öğrenmişler bir nebze olsun  sakinleşmişti vahşet çılgınlığı.  Kendi yoluna bağlı olanlar barışa davet ediyor zulümleriyle engel olmaya çalışanlara savaş açılıyordu. İsyan sesiyle  büyüyen zulme direniş dinle birlikte başlar. Mazlumun ve ezilenin mağdurun hakkı dinle aranmaya başlandı.

Kısa süreli geniş yayılmasıyla büyüyen dinlerin ortak yanı aynı ahlaki kuralları ve toplumsal düzeni sağlamaktı; yani ezilenin yanında durup birlikte uyum içinde yaşamak ve Yaratıcı da bağımsız olacak sonsuz bir teslimiyetti.

Dinler neden  bozuldu o zaman; esas amacından kopup sadece  tapınılması gereken bir vicdani tatmin olarak kaldı?

Çünkü din karşı çıktığına dönüşerek imparatorların , zalimlerin silahı haline geldi bu işten çıkar sağlayan tacirlerin elinde adeta oyuncak oldu. Kaynaktan kopup kaynağı yorumlayanlar kaynak haline geldi. Din adamları sınıfı Rablerinin egemenliğine ortak koşarak halka zulmettiler halkın malını haksızca yiyerek  insanları kendilerine tapar yaptılar. Böylece kısa süreli geniş yayılma olan gerçek hoşgörü ve yardımlaşma  geleneklerin suyu altında çağlayıp gitti…

Bu kadar kısa sürede özetleyebileceğimiz din algılayışı sosyopolitik nedenlerle güç üstünlüğü, hüküm vb. sağlamak uğruna insanlarının mantıksız yaşayabileceği kaynak dışı kitaplardan beslenen insanların kitaplarını iyi bilmemeleri sonucunda akli bir kirlilik oluşturmaktadır. Dolaysıyla sorgulamayan toplulukların vicdanları rahatsız olsa da imaj dinine uymaktadırlar ve ya hiçbir  rahatsızlık duymadan alışkanlık haline gelebilmektedir. Sonuçta  uyumsuz bir dünyanın ürünleri olarak kendilerinden olmayanları dışlamak zorunda kalıyorlar. Bu bencillik üzerine kurulan mezhepçi ve ırkçı anlayış devam edip gitmektedir ve  Allah ın bahsettiği “Selam Ülkesi(Dar us Selam)” bi türlü olmamaktadır.

Uyumsuz imaj dinleri için ne çözüm üretilebilir?

Dünyayla uyumlu olmaları için bir çağrı yapılabilir. Rableri ve peygamberleri adına söylenen her söze sadece ve sadece  indirilen kaynaklarından bakabilirler. Rab eğer bir mesaj gönderdiyse bizlere bu mesajı anlayabileceğimiz bir kolaylıkla, doğayı ve kendimizi daha iyi tanıyarak anlayabileceğimiz ölçüde göndermiştir. Çünkü indirildiği dönemde bilimsel ve tekniksel gelişmelerden habersiz çöldeki Muhammed Peygamber örneğinde KUR’AN da pek çok daha yeni yeni keşfedilen bilimsel mucizelere rastlanmaktadır. Bu nedenle anlayışımızın sınırlı olması anlayabileceklerimizden kaynaklanmaktadır. Bu konu da “Kur’an Hiç Tükenmeyen Mucize” kitabının pdf dosyasını burdan indirebilirsiniz.

Kendi kaynaklarını bile kaynak dışından yorumlayanlar hayattan tabiattan  eksik olarak  yorumlamak zorunda kalıyorlar. Yahudilerin kaynak dışı olarak mişna ve gamara ları, Hristiyanların  kullandığı pek çok incilin bulunması, Kur'an dışı yaşayan hadisçilerin kullandığı Buhari,Hanbeli, Ebu Davut ,pek çok din ve kültürde çok tanrılı yaşam  gerçek dini belirsiz kılıp tek tanrılı dini ve muvahhid özgürlüğü  gasp etmektedirler.